18 Aralık 2013 Çarşamba

Zenginlik?

“Asıl zenginlik mülkiyet ile olan değil; fikriyat ile olandır. Lâkin, ne yazık ki, çevremdekilerin benden zenginlik beklentisi maddiyat ile olandır.” demiştim, evet, manevi zenginlik önemlidir, fakat; maddi zenginlikte önemlidir. Bir müslüman zengin olmalıdır, ancak; İslam esasları dahilinde zengin olmalıdır. Dini sorumluluklarını yerine getirerek zengin olmalıdır. Müslüman, eğer zenginleştikçe cimrileşmiyorsa, gözünü para hırsı bürümüyorsa bırakın zenginleşsin. Takvâ sahibi bir müslüman yaşatmak için yaşar. Bu mefkureyi dava edinen bir müslümanın hedefindeki zenginlikte bir beis yoktur, aksine; hem kendisine hem de yaşadığı topluma faydaları vardır. Zekatını, sadakası vererek kendi manevi zenginliğini arttırırken, aynı zamanda, içtimai hayata da can katar; refah seviyesine katkıda bulunur.

Bunları neden diyorum? Ümmetin bunlara ihtiyacı varken şimdilerde nevzuhur bir güruh müslümana zenginleşmeyi yasak ediyor, utanmasalar haram diyecekler. Elin gayrimuslimi zenginleşirken bizim müslümanlar neden zenginleşmesin? Ne bu kininiz, öfkeniz!


Yalnız bu zenginleşmeden “Arap şeyhleri”ninki gibi bir zenginliği kastetmiyorum. Lüksten ve israftan kaçınan, hayırsahibi mütedeyyin müslümanlar lazım bize. Bunu da işin ehli yapmalı. Kimisinin kafası ticarete çalışır, kimisi okur âlim olur. Herkesin dine hizmet şekli aynı olmayabilir. Biri ilim kazanır onu hizmete sunarken bu yolda, diğeri malını mülkünü sarf eder, Allah yolunda infak eder. Bu noktada bizim kimseye zenginleşmeyi yasak etme gibi bir lüksümüz yoktur; aksine teşvik etmeliyiz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder